Doyuyo’nun Sahibi Kimdir ?

Yeme-içme sektörü, sürekli yenilik ve rekabetin hüküm sürdüğü dinamik bir alandır. Türkiye’de son yıllarda adından sıkça söz ettiren ve özellikle kızarmış piliç pazarında kendine özgü bir yer edinen markası, Doyuyo’dur. Bu marka, kısa sürede ulaştığı şube sayısı ve sadık müşteri kitlesiyle dikkat çekmektedir.

Ancak, her başarılı ticari girişimin ardında, onu kuran ve büyüten bir vizyon vardır. Peki, bu hızlı yükselişin arkasındaki asıl güç nedir? “Doyuyo’nun sahibi kimdir?” sorusu, aslında tek bir kişiden çok, sektördeki deneyimini ve yenilikçi bakış açısını birleştiren bir kurucu ekibin ve çatı şirketin hikayesini işaret eder.

Biz bu yazıda, Doyuyo’nun sadece lezzet başarısını değil, aynı zamanda kuruluş felsefesini, onu diğer hızlı servis (fast food) rakiplerinden ayıran hızlı-gündelik (fast casual) konseptini ve markanın bu başarısının arkasındaki kurumsal yapıyı derinlemesine inceleyeceğiz.

---

1. Kurumsal Köken: PardoFood Çatısı Altında Bir Doğuş

Doyuyo’nun hikayesi, sektördeki bilgi birikimi ve titiz bir hazırlık sürecinin ürünüdür. Markanın temelleri, uzun süreli araştırma ve geliştirme (AR-GE) aşamalarından sonra atılmıştır.

Kuruluş Zamanı ve Yeri

Marka, 2019 senesinde, İstanbul’daki önemli alışveriş merkezlerinden biri olan Özdilek Park’ta açılan ilk işletmesiyle faaliyetlerine başladı. Bu başlangıç, tecrübeli bir ekibin oluşturduğu PardoFood adlı ana şirket bünyesinde gerçekleşti. Dolayısıyla, Doyuyo’nun kurumsal kimliği ve idaresi, doğrudan PardoFood yönetim ekibine aittir.

Bu kurucu ekip, yeme-içme alanındaki daha önceki ticari başarılarından edindikleri tecrübeyi, Doyuyo’nun iş modeline taşıyarak olağanüstü bir büyüme hızı yakalamasını sağladı. Nitekim marka, faaliyetlerinin ilk 90 günlük periyodunda 10 farklı noktaya ulaşarak, lojistik ve operasyonel altyapısının ne denli dinamik ve güçlü olduğunu kanıtladı.

---

2. Lezzet Felsefesi: Gurme Dokunuşlarla Fark Yaratmak

Doyuyo’nun başarısının temelinde, sadece hızlı servis sunmak yerine, bu servisi yüksek standartta kaliteyle birleştiren bir ürün felsefesi yatar.

Kızarmış Piliçte İnovasyon

Marka, küresel çapta popüler olan kızarmış piliç tadını, yerel damak zevkine uygun ve gurme standartlarında yeniden yorumladı. Bu benzersiz lezzeti elde etmek için üç temel unsura odaklanıldı:

1. Üstün Kalitede Hammadde: Ürünlerde kullanılan ana materyal olan piliç etinin seçiminde kaliteden asla ödün verilmedi.
2. Ustalık Gerektiren Marine Süreci: Ürünler, tam 12 saat boyunca özel bir sıvı karışım içinde bekletilerek etin lezzetini derinleştiren bir işlemden geçirildi.
3. Özgün Baharat ve Kaplama: Markanın kendi bünyesinde geliştirilen dış kaplama harcı ve farklı baharat karışımları kullanılarak, pazardaki diğer rakiplerden ayrılan çıtır ve karakteristik bir tat profili oluşturuldu.

Özellikle “Tenders” adı verilen ve genç piliç filetosundan hazırlanan ürünler, markanın imzası haline geldi. Bu ürünler; özel soslar, pesto çedar soslu fusilli, lahana salatası ve patates kızartması gibi eşlik eden lezzetlerle birleşince, kısa sürede tüketicilerin favori menüsü oldu.

---

3. Konsept Devrimi: Hızlı Servisten Hızlı-Gündeliğe Geçiş

Doyuyo’nun vizyoner kurucu ekibi, markayı geleneksel alışveriş merkezi yemek katı (food court) düzeninden bilinçli olarak uzaklaştırdı. Bu, sektörde son yılların en büyük trendi olan hızlı-gündelik (fast casual) konseptine geçişi işaret ediyordu.

Fast Casual: İyi Yemek, İyi Deneyim

Hızlı-gündelik konseptin temel amacı şudur: Tüketicilere, sıradan bir hızlı servis noktasının hızını sunarken, bir gurme restoranın ürün kalitesini ve ortam konforunu yaşatmak.

• Mekân Tasarımı: Doyuyo işletmeleri, aceleci bir hızlı servis yerine, rahat, davetkar ve kişisel bir atmosfer sunacak şekilde özenle dizayn edildi.
• Servis Anlayışı: Marka, siparişin tezgâhtan alındığı klasik fast food modelini terk ederek, masaya servis hizmetini benimsedi.
• Yemek Kalitesi: Sunulan ürün yelpazesi, a la carte menü formatına yakın bir çeşitlilik ve özen taşıyordu.

Bu yaklaşım sayesinde Doyuyo, müşterilerine sadece karın doyurmak için değil, aynı zamanda keyifli vakit geçirebilecekleri, iyi bir genel tecrübe ortamı yarattı. Bu felsefe, markanın hızla kendi müdavimlerini oluşturmasının ana nedenlerinden biridir.

---

4. Kurumsal Hedefler ve Gelecek Vizyonu

PardoFood yönetimi altındaki Doyuyo, kuruluşundan bu yana ulaştığı başarıyı sürekli kılmayı hedefliyor.

Başarı Metrikleri ve Büyüme Hızı

Marka, kuruluşunun ardından geçen kısa sürede, Türkiye’nin farklı şehirlerinde 69 işletmeye ulaşmış durumdadır. Bu, perakende sektöründe oldukça etkileyici bir genişlemedir.

Gelecek Planları

Doyuyo’nun kurucu ekibi, bu dinamik büyüme ivmesini sürdürmekte kararlıdır. Açıklanan hedeflere göre, marka 2025 yılının bitimine kadar Türkiye çapında toplam 100 şubelik bir ağa ulaşmayı amaçlamaktadır.

Bu hedefe ulaşmak, sadece şube sayısını artırmak anlamına gelmez; aynı zamanda operasyonel mükemmeliyeti sürdürmek, lezzet standartlarını tüm noktalarda korumak ve fast casual konseptini daha da ileri taşımak demektir.

---

Başarının Arkasındaki İsim Bir Ekibin Vizyonudur

“Doyuyo’nun sahibi kimdir?” sorusuna verilecek en doğru yanıt, markayı hayata geçiren PardoFood adlı çatı şirket ve bu şirketin sektörde tecrübe edinmiş vizyoner ekibidir. Bu ekip, kızarmış piliç pazarında sadece bir ürün değil, aynı zamanda yüksek standartlı bir deneyim satmayı hedeflemiştir.

Doyuyo’nun hızlı büyümesi, geleneksel yemek katı anlayışına getirdiği yeni soluk, ürün kalitesindeki ısrarcılığı ve müşteri konforuna odaklanan hızlı-gündelik (fast casual) yaklaşımıyla açıklanabilir. Marka, bu stratejik farklılaşma sayesinde, sadece aç kaldığınızda tercih edilen bir mekân olmaktan çıkıp, bilinçli olarak aranan bir lezzet durağı haline gelmiştir.

Türkiye’nin farklı coğrafyalarında müşterileriyle buluşma hedefiyle ilerleyen Doyuyo, kurumsal kimliği ve ürün kalitesinden ödün vermeden, hızlı servis sektörünün geleceğini şekillendirmeye devam etmektedir.

Sizce Doyuyo’nun bu hızlı büyümesinde, lezzetinin üstünlüğü mü, yoksa alışveriş merkezlerindeki yemek katı konseptine getirdiği masaya servis gibi hızlı-gündelik (fast casual) yenilik mi daha belirleyici olmuştur?