Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Borusan Holding’in Sahibi Kimdir ?
Günümüzde ev dekorasyonu ve uygun fiyatlı modern mobilya dendiğinde akla ilk gelen isim şüphesiz IKEA’dır. Sarı üzerine mavi logoya sahip bu dev perakende zinciri, sadece ürünleriyle değil, kendine has mağaza düzeni, İsveç lezzetleri sunan restoranları ve demonte ürün konseptiyle de küresel bir fenomene dönüşmüştür. 1943 yılında İsveç’te başlayan bu yolculuk, bugün dünyanın en büyük mobilya perakendecisini yaratmıştır. Ancak bu devasa organizasyonun arkasındaki mülkiyet yapısı, çoğu zaman merak konusu olmaktadır: Peki, IKEA’nın sahibi kimdir?
Basit bir şirketler grubu gibi görünse de, IKEA’nın sahiplik ve operasyonel yapısı oldukça karmaşık ve benzersizdir; kurucusunun vizyonu doğrultusunda, uzun vadeli ve bağımsız bir gelecek sağlamak üzere tasarlanmış, iki farklı Hollanda merkezli holding tarafından yönetilir. Bu metinde, bu karmaşık yapıyı çözümleyecek, kurucusu Ingvar Kamprad’ın mirasını ve şirketin küresel başarısının ardındaki benzersiz stratejileri inceleyeceğiz.
IKEA’nın hikayesi, 1943 yılında, henüz 17 yaşındaki Ingvar Kamprad’ın, İsveç’in güneyindeki Älmhult şehrinde posta yoluyla satış işine başlamasıyla atıldı. Başlangıçta kalem ve cüzdan gibi küçük eşyalar satan Kamprad, beş yıl sonra mobilya sektörüne girerek dönüm noktasını yaşadı. Şirketin adı olan IKEA, kurucusunun adının ve büyüdüğü yerlerin baş harflerinden oluşur: Ingvar Kamprad Elmtaryd Agunnaryd.
Kamprad’ın dehası, sadece uygun fiyatlı mobilya üretmekten ibaret değildi. O, müşterinin ürünü kendi başına monte etmesi (demonte konsept) ve düz paketleme sayesinde lojistik maliyetlerini düşürerek, kaliteyi erişilebilir fiyatlarla sunma prensibini (Düşük Fiyatlandırma ve Tasarım İlişkisi) benimsemiştir. Bu yaklaşım, şirketi 2008 yılından itibaren dünyanın en büyük mobilya perakendecisi konumuna taşımıştır. Kamprad, 2018 yılındaki vefatına kadar, tahmini 58,7 milyar dolarlık kişisel servetiyle dünyanın en zengin isimleri arasında yer almıştır.

IKEA’nın kurumsal yapısı, şirketin uzun ömürlü olması, sürekli büyümesi ve siyasi ya da ailevi müdahalelerden korunması amacıyla iki ana Hollanda merkezli organizasyon etrafında kurgulanmıştır:
1. Inter IKEA Systems B.V. (Markanın ve Konseptin Sahibi)
2. INGKA Holding B.V. (Perakende Mağazalarının Çoğunun Sahibi)
Özetle, IKEA markasını ve konseptini bir vakıf kontrol ederken, mağazaların operasyonel faaliyetlerinin büyük bir kısmını ise başka bir vakıf çatısı altındaki holding yürütür. Bu çift katmanlı yapı, şirketin yalnızca kâr maksimizasyonu yerine, sürdürülebilirlik ve kurumsal devamlılık odaklı kararlar almasını destekler.
IKEA’nın küresel bir mobilya devine dönüşmesi, kademeli ve stratejik bir yayılımın sonucudur. İlk mağaza, 1958’de İsveç’te açıldıktan sonra, şirket on yıl içinde İskandinavya (Norveç, Danimarka) dışına açılmıştır.
| Dönem | Bölgeye Açılış Örnekleri | Stratejik Gelişme |
| 1970’ler | İsviçre (1973), Almanya (1974), Japonya, Kanada, Avustralya, Singapur | İskandinavya dışındaki büyük Batı Avrupa ve Pasifik pazarlarına giriş. |
| 1980’ler | ABD (1985), Birleşik Krallık (1987), İtalya, Fransa, İspanya | Kuzey Amerika ve diğer büyük Avrupa ekonomilerine agresif genişleme. |
| 2000’ler Sonrası | Türkiye (2005), Rusya (2000 – 2022’de operasyonları durdurdu), Hindistan (2018), Meksika (2020), Filipinler (2021) | Yükselen ekonomilere ve Asya pazarlarına odaklanma. |
Bugün Almanya, 53 şubeyle en büyük pazarı olmayı sürdürürken, ABD 51 mağazayla onu takip etmektedir. 2021 yılında Filipinler’deki Pasay City’de açılan 65.000 metrekarelik tesis ise, zincirin dünyadaki en büyük mağazası unvanını taşımaktadır.

IKEA’nın başarısının önemli bir bileşeni, kendine özgü perakende deneyimidir. Müşterilerin ürüne hızlıca ulaştığı geleneksel mağaza düzenlerinin aksine, IKEA, müşteriyi “uzun doğal yol” adı verilen, saat yönünün tersine ilerleyen tek yönlü bir rota üzerinden yönlendirir. Bu düzen, ziyaretçilerin tüm ürün yelpazesini görmesini teşvik etmek için tasarlanmıştır.
Bu yolculuk, genellikle üst kattaki mobilya sergi alanlarından başlar, ardından daha küçük ev aksesuarlarının bulunduğu “Pazar Yeri”ne ulaşır ve en nihayetinde, büyük kolilerin bulunduğu self-servis depo alanında sonlanır. Mağazaların çoğu, İsveç’in ulusal renkleri olan mavi üzerine sarı renklerle tasarlanmıştır.
IKEA, müşteri deneyimini perakende sınırlarının ötesine taşımıştır:

IKEA’nın küresel etkisi, üretim ve çevre politikalarıyla da öne çıkar. Şirket, demonte ürün konsepti sayesinde, ürünlerin paketlenmesi ve nakliyesinde hacimsel tasarruf sağlayarak lojistik ve stok maliyetlerini en aza indirir. Ayrıca, çevresel açıdan sorumlu materyallere odaklanarak ve tedarik zincirinde sürdürülebilirliği temel bir strateji olarak benimseyerek doğal kaynakların korunmasına katkıda bulunmayı hedefler.
IKEA’nın sahibi kimdir sorusunun cevabı, basit bir milyarder ismi veya tek bir holding değil, Ingvar Kamprad’ın uzun vadeli istikrar ve hayırseverlik vizyonu üzerine kurulu karmaşık bir vakıf yapısıdır. Bu yapı, mobilya devinin gelecekte de hem ekonomik hem de sosyal açıdan sorumlu bir şekilde büyümesini sağlamaktadır.
Yorum Yaz