Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Eczacıbaşı Holding’in Sahibi Kimdir?
Tüketicilerin ağız sağlığı konusunda en çok güvendiği markalardan biri olan Sensodyne, özellikle soğuk, sıcak veya tatlı yiyecek ve içeceklere karşı dişlerinde sızı hisseden bireyler için uzun yıllardır vazgeçilmez bir çözüm sunmaktadır. Ancak bu küresel markanın serüveni, içeriğindeki bilimsel ilerlemeler ve güncel sahiplik yapısı, pek çok kişinin merak ettiği detaylardır.
Sensodyne, sıklıkla karşılaşılan ve yaşam kalitesini ciddi ölçüde düşüren ağrılı diş hassasiyeti (dentin duyarlılığı) sorununa odaklanmış bir diş macunu ve ağız hijyeni ürünleri ailesidir. Kullanıcıların ev ortamında kolaylıkla uygulayabildiği bu ürünler, rahatsız edici sızlama hissini azaltmayı amaçlar. Peki, bu köklü ve güvenilir marka, kimin himayesinde ve bu başarı yolculuğu nasıl başlamıştır?

Sensodyne’in geçmişi, yirminci yüzyılın başlarına, tam olarak 1907 yılına uzanmaktadır. Markanın temelleri, New York’un Brooklyn bölgesinde eczacı Alexander Block tarafından kurulan Block Drug adlı bir şirket tarafından atılmıştır.
İlk zamanlarında farklı formülasyonlarla piyasaya sürülen ürün, asıl kimliğine 1961 yılında kavuşmuştur. Bu dönemde, diş hassasiyetini azaltma özelliği taşıyan bir bileşik olan stronsiyum klorür içeren bir formülle piyasaya sürülerek, bu alandaki uzmanlaşmış diş macunu segmentinde önemli bir oyuncu haline gelmiştir. Bu, markanın spesifik bir rahatsızlığa yönelik ilk ciddi ve bilimsel adımını temsil eder.
Sensodyne’i benzersiz kılan, zaman içinde farklı bilimsel yollardan ilerleyerek birden fazla etken maddeyi bünyesine katmasıdır. Bu ilerleme, kullanıcıların farklı hassasiyet nedenlerine karşı alternatif çözümler bulmasını sağlamıştır.
1980’li yıllara gelindiğinde, Sensodyne ürün gamına önemli bir yenilik eklemiştir. Potasyum nitrat içeren yeni bir diş macunu formülasyonu piyasaya sürülmüştür. Potasyum nitratın işleyiş mekanizması, ağız sağlığı alanında farklı bir yaklaşımı temsil eder. Bu bileşendeki potasyum iyonu, diş içindeki sinir liflerinin aşırı tepki vermesini engeller ve bu sinyalleri yavaşlatır. Bu sayede, hassasiyete yol açan uyarılar sinirlere ulaşsa bile, sinirler aşırı uyarılmadığı için ağrı hissi oluşmaz veya şiddeti büyük ölçüde azalır. Bu, potasyum nitratın yerel bir uyuşturucuya benzer şekilde çalışarak rahatsızlığı ortadan kaldırdığı anlamına gelir.
Sensodyne’in diğer ana etken maddesi ise stronsiyum asetat ve stronsiyum klorür bileşikleridir. Bu elementler, kimyasal açıdan insan vücudundaki kalsiyum ile benzer bir yapı sergilerler.
Hassas dişlerdeki ağrının temel nedeni, dentin tabakasındaki mikroskobik tübüllerin (kanalların) dış etkenlere açık hale gelmesidir. Stronsiyum içeren diş macunları kullanıldığında, stronsiyum bileşikleri, kaybolan kalsiyumun bir bölümünü ikame ederek açıkta kalan bu küçük kanalları kapatmaya yardımcı olur. Kanallar tıkandığında, soğuk veya sıcak sıvılar bu kanalların içindeki sıvıyı hareket ettiremez ve dolayısıyla sinirlere ulaşan uyarı engellenmiş olur. Bu yöntem, duyarlılık tetikleyicilerine karşı mekanik bir bariyer oluşturarak diş sızısını önlemeyi amaçlar.

Markanın sahiplik yolculuğu, 21. yüzyılın başlarında büyük bir dönüm noktasına ulaşmıştır.
2000 yılında, Sensodyne’in kurucusu Block Drug şirketi, uluslararası ilaç ve tüketici sağlığı devlerinden biri olan GlaxoSmithKline tarafından satın alınmıştır. Bu devralma, Sensodyne’in küresel dağıtım ağını ve araştırma-geliştirme (Ar-Ge) potansiyelini büyük ölçüde artırmıştır. GSK’nın çatısı altına girmesiyle birlikte marka, sağlık ve ilaç sektöründeki güçlü bilimsel altyapıdan faydalanmaya başlamıştır.
Günümüzde, Sensodyne markasının sahibi büyük ölçüde GlaxoSmithKline‘dır. Ancak dikkat çekici bir coğrafi farklılık mevcuttur: Japonya pazarında bu ürünler, “Shumitect” ismiyle tüketicilere sunulmaktadır.
GlaxoSmithKline yönetimi altında, Sensodyne ürün yelpazesi daha spesifik sorunlara odaklanarak genişlemiştir:
Sensodyne’in bazı ürünlerinde kullanılan bir diğer ilgi çekici madde ise Kalsiyum Sodyum Fosfor Silikat (CSPS) veya ticari adıyla NovaMin‘dir. Bu bileşik, diş hassasiyetine karşı olumlu etkiler gösterdiği gözlemlenen bir maddedir. 2015 yılında yayımlanan bir klinik araştırma, CSPS içeren diş macunlarının, dentin yüzeyindeki mineralleşmeyi hızlandırma ve tübülleri tıkama yeteneğine sahip olabileceğini ortaya koymuştur. Ancak, Sensodyne, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ürünlerinden bir dönem bu bileşeni çıkarmıştır. Bu tür içerik değişiklikleri, genellikle ülkeler arası düzenleyici kurumların onayları ve spesifik pazarlama stratejileriyle ilişkilidir.

Sensodyne’in hikayesi, bir eczacının yerel girişimi olarak başlayıp, yıllar içinde formülünü sürekli geliştirerek global bir sağlık devi olan GlaxoSmithKline’ın şemsiyesi altına girmesiyle zirveye ulaşmış bir başarı öyküsüdür. Markanın başarısının ardında yatan temel güç, farklı bilimsel mekanizmaları (sinir uyarısını azaltma ve tübülleri kapatma) kullanarak hassasiyet sorununa kesin çözümler sunma taahhüdüdür.
Günümüzde Sensodyne, ağız bakım sektöründeki güçlü konumu ve GlaxoSmithKline’ın kurumsal desteğiyle, hassas diş sorununa küresel çapta bir çözüm sunmaya devam etmektedir.
GlaxoSmithKline’ın Sensodyne markasını satın alma sürecinin finansal detaylarını ve bu satın almanın o dönemki küresel tüketici sağlığı pazarına etkilerini analiz etmemi ister misiniz?
Yorum Yaz